Son yıllarda çalışmalarımı sanatlar arası etkileşim konusunda yoğunlaştırmıştım. Bu bağlamda Mozart operalarına yöneldim. İlgilimi özellikle çeken onun son operası ‘Sihirli Flüt’ oldu. Konunun örgüsünü oluşturan temel kavramların Mozart’ın kişiliğine ayna tuttuğunu gördüm. Sihirli Flüt’teki başkişilerin karakterleri birbirinden çok farklı. Bu farklı karakterlerin çoğu Mozart’ın kişiliğinde toplanmış. Mozart’ı bu bağlamda ele alınca çalışmamın çıkış noktası onun yaşam karşısındaki duruşu ve insan anlayışı oldu.
19.yüzyıl İtalyan bestecilerini incelerken Verdi ile Mozart arasında temel bir ortaklık bulguladım. Her ikise de insanı, yaşadığı toplumdan soyutlamadan etiyle canıyla yaşayan varlıklar olarak algılıyor ve kişiliklerini, birbirleriyle ilişkilerini müzik diliyle ifade ediyorlar. Sihirli Flüt ile Aida’nın temel kavramlarını bu açıdan karşılaştırdım. Bu karşılaştırma farklı dönem ve farklı koşullarda yaşamış olan iki büyük bestecinin yaşama bakışlarına ışık tuttuğu gibi, 18.yüzyıl sonuyla 19.yüzyılda yaşanan toplumsal değişimi de gözler önüne seriyor.